Elimizden Geleni Yapıyoruz
Elimizden Geleni Yapıyoruz
Rektör Prof. Dr. Yücel Acer Akademik Kalitenin Artırılmasına Yönelik Açıklamalarda Bulundu. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer üniversitede akademik kalitenin artırılmasına yönelik alınan kararlar, proje destekleri ve yeni açılan bölümler hakkında açıklamalarda bulundu. ÇOMÜ’nün projelerle gündeme gelen bir üniversite olması ve kampüs içinde hocaların bilimsel araştırma ve projeleri en çok konuştuğu, değer verdiği ortamı oluşturmak için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Rektör Acer; “Eğer bir üniversitede bilimsel araştırma, projeler en çok konuşulan ve değer verilen şey haline getirilirse, bu sonuç olarak sizin tavırlarınızı, yaklaşımlarınızı etkiler. Bu anlamda biz üniversitemizde çok uzun süredir bu ihmal edilmiş olan kültürü oluşturma sürecini başlattık, etrafımızda en çok bu konuyu konuşur hale geldik. Bu, üniversitemizde gittikçe yaygınlaşacaktır ve ciddi sonuçlar doğuracaktır” açıklamalarında bulundu.
Sizce bir üniversitede proje kültürün yaygınlaştırılması niçin önemlidir?
Eğitim sektörü oldukça dinamik bir alan. Eğitim, çok hızlı gelişen, toplumun tamamını kapsayan bir hizmet sektörü aynı zamanda. Teknolojinin de bu kadar hızlı gelişiyor olması bizim daha iyi, daha kaliteli bir eğitim anlamında yeni yaklaşımlar benimsememizi gerektiriyor.
Dünyadaki gelişmiş üniversitelerde üniversitenin kalitesi, eğitim-öğretim faaliyetlerinin yanı sıra bilimsel araştırmaya ve proje kültürüne dayanıyor. Dolayısıyla bu çalışmaların gerçekleşmesi maddi destek ihtiyacını ortaya çıkarıyor. Bir destekçi bularak etkili bir çalışma gerçekleştirmek istiyorsanız, bilimsel araştırma fikrinizi ya da eğitim öğretime ilişkin planlarınızı karşınızdakinin anlayabileceği bir formata getirmeniz gerekiyor.
Bilimsel çalışma yapıyor olmak büyük çalışmalar, maddi destekler gerektiriyor. Bu sebeple yapılacak akademik çalışmayı projelendirmek gerekiyor.
Projelendirme derken kastımız; yapmak istediğimiz şeyin amacını, içeriğini, neye ihtiyaç duyulduğunu, karşı tarafın ya da ilgili tarafların anlayabileceği formata getirip sunmak.
"Kaliteli Eğitim ve Güçlü Büyüme İçin Proje Kültürünün Gelişmesi Şart!"
Günümüzde, iyi alınan eğitim öğretim, kaliteli bilimsel araştırmanın temelini oluşturuyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinde akademik olarak daha hızlı ilerleyebilmek, daha kaliteli bir üniversite olma yolunda hızlı bir ivme kazanmak için proje kültürünün yaygınlaştırılması gerekir.
Akademisyenlerin proje hazırlama ve yürütme konusunda yönetim tarafından desteklenmesi proje potansiyelini nasıl etkiler?
Bunun olumlu etkisinin çok büyük ve gözle görülür olacağı kanaatindeyim. Her şeyden önce şunu söylemek lazım; bulunduğunuz ortamın kültürü sizin davranışlarınızı etkiliyor. Çalıştığınız üniversitede ne konuşuluyor, nelerden bahsediliyor, ne ön plana çıkarılıyor, ne önemli görülüyor bu sizin davranışlarınızı eninde sonunda kaçınılmaz bir şekilde etkiler.
Eğer bir üniversitede bilimsel araştırma, projeler en çok konuşulan ve değer verilen şey haline getirilirse, bu sonuç olarak sizin tavırlarınızı, yaklaşımlarınızı etkiler.
Bu anlamda biz üniversitemizde çok uzun süredir bu ihmal edilmiş olan kültürü oluşturma sürecini başlattık, etrafımızda en çok bu konuyu konuşur hale geldik. Bu, üniversitemizde gittikçe yaygınlaşacaktır ve ciddi sonuçlar doğuracaktır.
Tabii bu tür kalite odaklı çalışmalar etkisini belli bir süre sonra göstermeye başlar. Bu anlamda sabırla çalışmaya devam etmek lazım. Ben Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin bunun etkisini önümüzdeki süreçte göreceğinden doğrusu eminim.
Hocam akademisyenlerin profesyonel bir hizmet alabilmesi için Proje Koordinasyon Merkezi’ni kurdunuz, bu çok önemli bir atılımdı. Merkezden biraz bahsedebilir misiniz, merkezin çalışmaları nelerdir?
Proje Koordinasyon Merkezi, üniversitemiz için en önemli atılımlardan biri. Ülkemizin finansal kaynakları, devletin finansal imkânları çok gelişti. Bundan 15 yıl önce çok mütevazı devlet kaynaklarıyla bir şeyler yapmaya çalışılıyordu, özellikle son 10 yılda Türkiye’de bir devlet üniversitesine sunulan maddi imkânlar oldukça arttı. Bu gözle görülür değişme üniversitemize de yansıyor.
Ayrıca devletimiz aslında hükümetin yaptığı ve yapmaya devam ettiği çalışmalarla, kurumları vasıtasıyla bilimsel projelere, araştırmalara ciddi destek verir hale geldi. Eskiden bir şey ortaya koymak için en önemli sorun bütçeydi. Şimdi elimizde bütçe var fakat bütçenin değerlendirilebileceği bilimsel proje, fikir ve üretim konusunda zaman zaman sıkıntıya düşüyoruz. Bu anlamda kurulan Proje Koordinasyon Merkezi üniversitemiz için gerekli bir merkezdi. Göreve başlar başlamaz bu meseleye ağırlık verdik ve merkezimizi kurduk. Merkez çalışanlarının sayısı günden güne artıyor ve projeler konusunda çeşitli ziyaretler, işbirlikleri gerçekleştiriyorlar, çok yoğun çalışıyorlar. Proje Koordinasyon Merkezi çalışanları sürekli eğitim alıyor ve bunun yanı sıra üniversitemiz akademisyenlerinin belirli periyotlarda proje yazma eğitimleri almaları için organizasyon düzenliyorlar.
Tahmin ediyorum bu çalışmalar zamanla kendisini çok net bir şekilde gösterecek ve her birimde, tüm hocalarımıza bilimsel projeler konusunda yönlendirici, destekleyici faaliyet yürüten bir merkez olacak, o yolda ciddi adımlarla ilerliyor.
ÇOMÜ’de Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi de var, bu birimin çalışmaları neler?
ÇOMÜ’de akademisyenlerin bilimsel projelerine destek buldukları Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) birimi vardı. Fakat biz BAP’ta gerek bütçe gerekse de uygulama anlamında çok ciddi değişimler, gelişmeler sağladık. Ulusal projeler, uluslararası projeler, bağımsız projeler ve hatta yüksek lisans projelerinde, projenin türü her ne olursa olsun belirli oranda bütçe artırımına gittik.
ÇOMÜ BAP’tan Bir Hizmet Daha; Hızlı Destek – İleri Araştırma Projeleri Desteği
“Hızlı Destek Projeleri” ve limiti 100 bin lirayı bulan “İleri Araştırma Projeleri” adıyla bugüne kadar BAP desteğinde olmayan yeni destek grupları belirledik. Bunlarla beraber BAP’ın sürekli gelişmesini sağlıyoruz ve rakamlarla da bu başarıyı görüyoruz.
Proje Sayısında Artış
Bilimsel Araştırma projelerinde bizler yönetime gelmeden önce 2014 yılında desteklenen proje sayısı 128 iken 2015 yılında bu sayı 193’e çıktı.
2014 yılında bilimsel araştırma projeleri için üniversitenin verdiği destek miktarı 2.460.000 TL iken 2015 yılında bu miktar 3.109.000 TL’ye çıktı.
Gördüğünüz gibi amacımız gerçekten BAP’ı çok daha aktif ve destek sunan hale getirmek. Bu anlamda çalışmalar iyi bir noktaya geldi.
"Proje Kabul Edilmese Dahi Destek Alınabiliyor"
ÇOMÜ’nün son dönemde Bilimsel Araştırma Projeleri’ne verdiği desteği ciddi oranda arttırdığını görüyoruz. Konuyla ilgili neler söylemek istersiniz?
Biz istiyoruz ki hocalarımız proje hazırlamak ve bilimsel araştırmaları için teşvik görsünler, iltifat görsünler. Bu anlamda destek görüyor olmak çok önemli. Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) hazırlandığında bunun destek bulacağının bir garantisi yok. Fakat hazırlamak için bir emek harcıyorsunuz sonuçta. Kabul edilmeyip destek görmediğinde hayal kırıklığına uğruyorsunuz. Bu konuda hocalarımızın endişesini tamamen giderelim istedik ve BAP vasıtasıyla eğer uluslararası bir proje hazırlanıp sunulursa, kabul edilmese dahi üniversitemiz BAP kaynaklarından 2000 TL hocamıza kullanma hakkı veriyoruz. BAP araştırmalarında ve projelerde destek olacağına inanıyoruz. Uluslararası kuruluşlar tarafından kabul edilirse 4000 TL destek veriyoruz. Projesi olan hocamızda bunu istediği gibi kullanabilecek. Eğer bu ulusal bir proje ise kabul edilmese dâhi hocamıza kullanım hakkı 1000 TL, kabul edilir ise 2000 TL veriyoruz. Daha küçük çaplı kurumlara verilen projelere dahi 500 TL ödüyoruz. Bu rakamlar şu açıdan önemli. Biz istiyoruz ki hocalarımız fikirlerini projeye dönüştürsün. Projeye dönüştürdükleri içinde en azından yaptıkları masrafları, harcadıkları emekleri mütevazı bir şekilde, üniversitemiz takdir etsin, desteklesin. Bu üniversitemizde ciddi bir dönüşümdür. Ben inanıyorum ki üniversitemizin hocalarının hazırladığı projelerde ciddi bir artış olacak. Proje hazırlamada ciddi bir artış olursa, sonuç olarak kabul edilen proje sayısı da artacaktır ve gerçekten proje kültürünün oluşmasına ciddi bir katkı sağlayacaktır.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinde proje kültürünü yaygınlaştırmak amacıyla yaptığınız tüm bu faaliyetler amacına ulaşırsa, yakın gelecekte nasıl bir üniversite olabiliriz?
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin tarihsel konumu açısından Türkiye’de önemli bir konumu olduğunu biliyoruz ve Çanakkale’yi daha fazla ön plana çıkarıyoruz. İletişim çağında içi dolu imajların olması gerekiyor. Çanakkale’nin dışa yansıyan en önemli noktalardan bir tanesi üniversitemizdir. Sadece Çanakkale ölçeğinde bile olsak kalitesiyle adından söz ettiren bir üniversite olmak durumunda. Çanakkale’nin tarihine, destanına yakışır bir şekilde olmak zorunda. Bu bağlamda ben, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin, Çanakkale’nin dışa yansıyan imajı olacağı konusunda ciddi bir inanca sahibim. Öbür taraftan, bilim dünyasında da Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi kendi adından söz ettirebilecek durumda. Kalite anlamında, eğitim öğretim anlamında uygun şartlara sahip bir üniversite. Biz bunu daha fazla desteklemek için gayret gösteriyoruz. Hocalarımızın özellikle yurt dışında yapılan, uluslararası nitelikte bilimsel sempozyumlara katılımı bizler açısından çok önemli.
Bu anlamda çeşitli kısıtlamalar vardı ve biz bunları kaldırdık.
"Göreve Geldiğimden Beri Akademisyenlerin Bilimsel Toplantıya Katılma Talebini Reddetmedim!"
İlgili ana bilim dalı eğer bir sempozyumun, kaliteli sempozyum olduğunu düşünüyor ve oraya katılmak istediğini bildiriyorsa bizim için önemli olan budur. Göreve geldiğimden beri hiçbir bilimsel toplantıya katılma teklifini reddetmedim. Çünkü hocalarımızın bilimsel toplantılara katılması, sadece dinlemesi bile önemli bir kazanımdır. Bu anlamda yaptığımız başka bir önemli destekte aslında şu oldu. Yıllardır bizim üniversitemizde hocamız yurtdışına bir sempozyuma ya da bilimsel toplantıya katılım için görevlendirildiğinde üniversitenin verdiği destek arttırılmamış. Mütevazı rakamlara düşmüş. Biz bunu %30 oranında arttırdık. Yani daha önce üniversitenin verdiği destekleri %30 oranında arttırdık ki hocamız yurtdışındaki bir bilimsel toplantıya katılma konusunda maddi bir endişe hissetmesin. Bu da hocalarımız için önemli bir kazanımdır diye düşünüyorum.
ÇOMÜ’de açılan bölümlere öğrenci alımı için YÖK’ün onay verdiği bölüm ya da programlar neler?
Üniversitemizde çağın gereklerine uygun günümüzün popüler ya da talep edilen bilimsel alanları, bölümlerini takip etmemiz gerekiyor. Bu anlamda yaptığımız güzel çalışmalar oldu.
Enerji Yönetimi Bölümü Artık ÇOMÜ’de
Çanakkale Uygulamalı Bilimler MYO daha önce açılmış ama içi tamamen boştu. Biz Balıkçılık Teknolojisi ve Enerji Yönetimi diye iki bölüm açtık. Enerji Yönetimi Bölümü Türkiye’de sadece bir üniversitede vardı.
Geleceğin Mesleklerinin Eğitimi ÇOMÜ’de Veriliyor
Kimya Öğretmenliği Bölümü’nün öğrenci alma kararını YÖK’ten onaylatabildik. Turizm Fakültesi’ne Rekreasyon Yönetimi, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü açıldı. Bunlar bugünün ve geleceğin önemli bölümleri arasında gösteriliyor. Bayramiç MYO’da Spor Yöneticiliği ’ne öğrenci alımı için teklifte bulunduk.
Sağlık Bilimleri Enstitüsü bünyesinde Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı Tezli Yüksek Lisans Programı açıldı. Bu da çok önemli bir gelişme.
Diş Hekimliği Fakültesi kuruldu, şimdilerde fakültenin alt yapısını oluşturmaya çalışıyoruz.
ÇOMÜ Akademisyen Sayısını Artırdı
Kısa sürede hem bölümlerin açılması, hem açılan bölümlerin işlevselliği anlamında çok güzel gelişmeler kaydettik. Fakat kaliteli bir eğitim istiyorsak öğrenci sayımıza uygun akademisyen sayımızın da olması gerekiyor. Çok fazla öğrenci sayınız var ama yeterince hocanız yoksa bilimsel kaliteyi tutturmanız gerçekten zor.
Bizler son 10 ayda, öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi ya da uzman kadrolarına 46 kişi ekledik.
Öğretim üyesi, yardımcı doçent, doçent, profesör kadrosu anlamında belki bir iki hafta içerisinde ilana çıkacak kadrolarla birlikte 167 kadro üniversitemize kazandırdık.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) öğretim üyesi anlamında gerilemeye başlamış bir üniversiteydi. Biz göreve başladığımızdan beri bu rakam tam tersine döndü. Az önce saydığım rakamlar gerçekten çok pozitif gelişmeleri ifade ediyor. Akademik yükselmeyi hak etmiş hocalarımızın sorunlarını çözdük. Onlara liyakat anlamında hak ettikleri, layık oldukları kadroları verebildik ve dışarıdan öğretim üyesi kazandırdık. Bu da, üniversitemizin akademik kalitesinin ciddi anlamda artacağını gösteren unsurlardan bir tanesi. Bunun sonuçlarını da en yakın zamanda göreceğiz.