Çanakkale’de CHP’nin iki milletvekili var, birisi genel başkan yardımcısı, Çanakkale Belediyesinin yönetimi yıllardır CHP’lilerde. Merkezde bu denli güçlü olan CHP’nin Kadın Kolları ve Gençlik Kolları Başkanın adını bilen var mı? Çanakkale gibi bir yerde bu denli “güçlü” iken teşkilatların sadece il ve ilçe başkanlıklarından oluşması garip değil mi? Oysa “güçlü” bir kadın ve gençlik kolları oldukça iddialı birçok sosyal projeye imza atarak insanlara dokunabilir. Ayrıca kadın ve gençlik kollarının aktif ve üreten olması partinin yarınları için de çok önemli. Söylediklerimin aynısı AK Parti için de geçerli. AK Partinin iki milletvekili var, birisi grup başkanvekili, diğeri kadın kolları genel başkan yardımcısı… AK Parti iktidarın ve özellikle Bülent Turan’ın karizmasıyla Çanakkale’de oldukça güçlü hem merkezde hem ilçelerde bu denli güçlü olan AK Partinin kadın ve gençlik kolları başkanlarının adını bilen var mı? Evet başkanların protokolde yer bulmanın ötesinde bir vizyonu olmayabilir, kendilerini sadece bir kişiye beğendirme gibi bir çabaları da olabilir. Lakin bu garip durumu sadece kadın ve gençlik kollarının niteliğine bağlamamız mümkün değil.  Bir süredir bu sorunun cevabını düşünüyordum. Bir tevafuk oldu ve bu sorunun cevabını AK Parti Grup Başkanvekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan katıldığı bir televizyon programında verdi. Turan dedi ki; “17 sene çok uzun bir süre, bu sürede insanlar zaman zaman bir durur, düşünür, bakar değerlendirir, bıkabilir ne oluyor diye sorar. Bizi değerli kılan mahalledeki varlığımızdı, mahalle teşkilatlarımızın kıymetiydi bu teşkilatların motivasyonuydu. Mahallelerdeki hastaları, ihtiyaç sahiplerini, hastayı, dertliyi engelliyi biz bilirdik. Bunları AK Parti teşkilatları bir yere taşırdı, onlar bunu büyütürdü, onlar bu dertleri çözmeye çalışırdı. Ama şimdi geldiğimiz yerde çok büyük oradan bundan önce sosyal faaliyet diye mahalle teşkilatlarımızda yaptığımız işleri şu anda devlet yapıyor zaten. Engelliye, hastaya, kimsesize artık devletimiz ulaşıyor. O yüzden teşkilatlarımızın ruhunda bir yorulma bir daralma var bunu kabul ediyorum. Bunu aşmak için yeni vizyonlar, yeni hikayeler, yeni iddialar lazım. Bu hikâyeyi yazacak olan bizleriz, bunu yazabiliriz. Teşkilatlarımız yeniden bir ruha bürünerek mahallelerimize girmeleri lazım. Herkesin bir Erdoğan olma hayali var bu doğru değil, her atanan görüyorum teşkilatlarda beni Cumhurbaşkanımız atadı diye başlıyor söze, seni Cumhurbaşkanı atadı ama beni, onu kim atadı. Maalesef böyle bizi üzen şeyler. Oysa il başkanlarımız başta olmak üzere, kadın, gençlik kollarını motive eden, yanında tutan anlayışlar partiyi büyütür. Ama bizde o koltuğa gediği zaman kimliğini, kişiliğini kaybetme süreçleri oluyor zaman zaman ama bunları 17 yılın tecrübesiyle aşarız. Karşımızda milyonca sorun varken ufak hesaplarla kavgalarla, dedikodularla, polemiklerle kaybedecek zamanımız olmaması lazım.” Evet teşkilatların bugün böylesi rahat hareket etmesinin ana sebebi Turan’ın da dediği gibi “teşkilatlarımızda yaptığımız işleri şu anda devlet yapıyor zaten” bundan dolayı bu görevlerde olanlar oldukça rahat hareket ediyor. Ama bu demek değil ki, başkancılık oynayacağız. Bakın Turan ne yapılması gerektiğini de söylüyor; “Bunu aşmak için yeni vizyonlar, yeni hikayeler, yeni iddialar lazım. Bu hikâyeyi yazacak olan bizleriz, bunu yazabiliriz. Teşkilatlarımız yeniden bir ruha bürünerek mahallelerimize girmeleri lazım.” Özellikle kadın ve gençlik kollarının bu içler acısı hali için çok bir şey demeye gerek yok… Önümüzdeki süreçte AK Partide il, ilçe, kadın ve gençlik kolları teşkilatları yeniden şekillenecek. Başarının elde edilmesi çok iyi isimlerin listelerde yer almasıyla tek başına mümkün olamaz. Yönetimin, dilinin ve vizyonun değişmesi gerekiyor. İl yöneticilerinin ülkenin meseleleri hakkında söz söyleyebilecek niteliğe sahip olması gerekirken, ilçe yönetimindeki isimlerin ise Çanakkale yerele dair bilgi, birikim ve vizyonu olması gerekiyor… Teşkilatların tamamının Türkçenin doğru kullanımı gibi iletişim açısından birçok eğitimlerden geçirilerek sosyal medyada yalakalık bile denilmeyecek hastalıklı paylaşımların artık önüne geçilmesi gerekiyor.   *** Abdurrahman Kuzu Neden Hedefte? Çan’da 10 yıl boyunca belediye başkanlığı yapmış ve Çan’ın çehresini değiştiren yüzlerce işe imza atmış Abdurrahman Kuzu bugün hedef tahtasında… Kuzu dönemine ait müfettiş raporları tamamen çarpıtılarak çok ağır ithamlarla Kuzu’ya çok büyük bir itibar suikastı yapılıyor. Bunu yapan ise şehirde paralı asker olarak bilinen ve makul ücretler karşılığında yaptığı haberlerle kişi ve kurumları hedef haline getiren şeref ve haysiyet yoksunu gazeteci kılıfında malum isim. Kuzu bu iddialarla ilgili olarak gerekli açıklamaları yaptı, yapıyor, o raporları ben de gördüm, iddia edildiği gibi bir durum söz konusu değil. Benim dikkat çekmek istediğim bölümü ise farklı, Kuzu neden hedefte? Söyleyeyim, kendi koltuğunu kaybetme korkusu, yerine Kuzu’nun gelebilme ihtimalini gören isim ya da isimler Kuzu’yu ortaklık kurdukları bu haysiyet celladı soytarıyla hedef alıyorlar… Tabi bu soytarıyı da verdikleri şişirme işlerle besliyorlar… Ben bu kadarını söylüyorum, isteyen konuyu araştırsın ve gerçekleri görsün!