ÇTSO Fuar ve Kongre Merkezinin hizmete açılması sonrası boşa çıkan eski bina bu “Çanakkale Evi” olarak hizmet vermeye başlamıştı. “Bakmayın eski dediğime şehrin en güzel ve tarihi binalarından birisi bu bina.” Çanakkale Evin’e ait halen daha ÇTSO’nun internet sitesinde halen daha şu bilgilere yer veriliyor; “Tarihi bir bina olan Çanakkale Evi, Çanakkale’nin tarihi, turistik, kültürel ve sosyal değerleri ile yöresel ürünlerini tanıtarak kentin turizm potansiyelinin artırılmasını sağlamak üzere 2013 yılında açılmış bir yapıdır. Çanakkale’yi hak ettiği konuma taşımak, yerli ve yabancı turistlere ilk adımda verilen hizmetin kalitesini artırmak için açılan binada Çanakkale hakkında çeşitli bilgi ve eserler, ürünler, Çanakkale Savaşları’nda kullanılan malzemeler, Çanakkale temalı resim sergileri, Çanakkale ile ilgili kitaplar ve filmler görülebilmektedir.”
ÇTSO Fuar ve Kongre Merkezini, Çanakkale Evi’ni şehre kazandıran ÇTSO’ya adeta altın dönemini yaşatan Bülend Engin Çanakkale Evi’nin açılışında şunları söylemişti; “Şehri ziyaret eden turistin aklında kalmak istiyorsanız geldiğinde gezeceği, göreceği dokunacağı objeler olmalı, kültür ve sanata şahit olmalı, tarihi koklamalı, havayı teneffüs etmeli.”
Bülend Engin’in başkanlığı bırakmasının ardından “Çanakkale Evi” şehre birkaç yıl daha hizmet etti ve kapısına kilit vuruldu. Şehrin en kıymetli yapısı yıllardır adeta kaderine terk edilmiş durumda. Böylesine kıymetli bir yapının kaderine terk edilmiş olmasının sorumlusu elbette ki mevcut ÇTSO Başkanıdır! Yazık
ÇTSO Halk Kütüphanesi
Bina onlarca amaç için kullanılabilir hadi bir tanesini söyleyeyim; Kütüphane…
Kütüphaneler artık sadece raflarından kitapların alınıp okunduğu bir yer değil. Öğrenciler kütüphaneleri yoğunlukla ders çalışmak için de kullanıyor. ÇOMÜ Kütüphanesine, MehmetAkif Ersoy Kütüphanesine gidin oturacak yer bulmakta zorlanırsınız. Aynı şekilde şehrin merkezinde yer alan kahvecilere gidin masalarda ders çalışan onlarca öğrenciye rastlarsınız. Çanakkale Evi, “ÇTSO Halk Kütüphanesi” olarak bu şehre pekâlâ hizmet edebilir. Bir görevli koyun, çay kahveyi de ücretsiz yapın tıpkı Cumhurbaşkanlığının hizmete sunduğu Millet Kütüphaneleri gibi bu şehrin gençlerine hizmet etse fena mı olur?
Ama böyle bir derdin olmadığı ortada… Hemen fırsatta siyaset üstüyüz, bizim siyasetle işimiz yok diyen Sayın Başkan ÇTSO’da ki odasında sürekli siyaset yapmayı bırakıp biraz da böyleişlerle ilgilense keşke.
Adeta kaderine terk edilmiş böylesi kıymetli bir yapı, ÇTSO bütçesinden 200 bin lira harcayarak gittikleri Kıbrıs gezisi kadar önemli değil demek ki. İtiraf etmeliyiz ki ÇTSO, tarihinin en başarısız dönemini yaşıyor.
Sorsanız bahanesi çok sorarsanız en iyisini onlar bilir türlü bahaneler uydurulur. Bahanelere bu iş bilmezliğe en güzel cevabı 2013 yılında Çanakkale Evi açılışında Bülend Engin vermiş; “Yapacağız, edeceğiz” diyerek günleri geçirmek yerine en kötü çözümün çözümsüzlükten çok daha iyi olduğunu kabul etmeliyiz. “Kaynağım yok, imkanlarım kısıtlı” diyen kimselerle artık Çanakkale’nin de Çanakkalelilerin de işi yoktur. Kaynağı yaratmak, bulmak ve kullanmak, ona takla attırmak yönetimin görevidir, başarı da budur.”
ÇTSO Halk Kütüphanesi fikrini bu köşede paylaşıp öneri sunduğumuz için elbette ki dikkate almayacaklar. Çünkü ÇTSO’nun çok kıymetli başkanı “ne söylendiğine değil kimin söylediğine bakıyor...” Ne diyeim; Bir yanda “İnandık, istedik ve bir adım attık. Çanakkale’mizin gelişimi için bir tuğla da biz koyabildiysek ne mutlu bize. Her şey Çanakkale için, Çanakkale'de yaşayanlar için” diyen Bülend Engin diğer yanda hadi tuğla koymasını geçtik mevcut tuğlaya bile sahip çıkmayan mevcut ÇTSO başkanı…
ÇTSO ÇANAKKALE EVİ