Kerem İriç
Köşe Yazarı
Kerem İriç
 

Kuklalar ve Kent Konseyi

Kent Konseyini izliyorum, gülümsüyorum. İzlerken aklıma kuklalar geliyor. Neydi kuklanın tanımı;  tek aktörlü, üç boyutlu, taklit ve söze, karşılıklı konuşmaya dayalı geleneksel seyirlik oyun. İnsanların kontrol etme arzusunun ortaya çıkarttığı bir sonuçtur. El kuklacısı, küçük bir sahnenin ardından iki eliyle kuklaları karşılıklı konuşturur, oynatır. İpli kuklada ise sahnenin üstünden iplerle kuklaları hareket ettirir. Neden aklıma kuklaların geldiğini ise Kent Konseyinin son dönemde şehrin gündemi olan AKFA meselesindeki göstermiş olduğu “üstün” gayretlerine veriyorum.  Kent Konseyi “bilinçli” ve şehrin “çıkarları” için AKFA meselesinde “olması” gerektiği gibi “görevini” yerine getiriyor. Aslında burada hiçbir sorun yok “görevi” neyse onu yerine getiriyor. Genel kurul yapıyor, hem de geniş bir katılımla, AKFA dosyasının görüşüleceği belediye meclis toplantısı öncesi “kıyılarımız beton” olmasın diyen ellerine pankartlar tutuşturulmuş  “bilinçli” vatandaşları belediyenin önüne yığıyor ve sessiz eylem yaptırıyor. Bu eylemlerini eleştiren ve AVM konusunda aynı hassasiyeti neden göstermediniz diye soranlara ise basın açıklaması yaparak biz ona da karşıydık, hatta o gün söylediklerimiz işte burada diye, belgelerini sunuyor. Ama nedense AKFA meselesine karşı çıktığı gibi, AVM mevzusuna karşı çıkamıyor, aynı “iradeyi” gösteremiyor. Sebebi mi, sebebi düşünüyorum aklıma yine kuklalar geliyor.... Yat Limanı, Kurvaziye Limanı konusunda betonlaşacak, ekolojik dengeyi bozacak diye tepki gösteren, rapor üstüne rapor yayınlayan Kent Konseyi önümüzdeki günlerde yeni kordondan başlayarak sahil boyunun doldurularak, Kepezle birleştirilmesi konusunda acaba aynı hassasiyeti gösterecek mi?
Ekleme Tarihi: 13 Aralık 2014 - Cumartesi

Kuklalar ve Kent Konseyi

Kent Konseyini izliyorum, gülümsüyorum. İzlerken aklıma kuklalar geliyor. Neydi kuklanın tanımı;  tek aktörlü, üç boyutlu, taklit ve söze, karşılıklı konuşmaya dayalı geleneksel seyirlik oyun. İnsanların kontrol etme arzusunun ortaya çıkarttığı bir sonuçtur. El kuklacısı, küçük bir sahnenin ardından iki eliyle kuklaları karşılıklı konuşturur, oynatır. İpli kuklada ise sahnenin üstünden iplerle kuklaları hareket ettirir.

Neden aklıma kuklaların geldiğini ise Kent Konseyinin son dönemde şehrin gündemi olan AKFA meselesindeki göstermiş olduğu “üstün” gayretlerine veriyorum.  Kent Konseyi “bilinçli” ve şehrin “çıkarları” için AKFA meselesinde “olması” gerektiği gibi “görevini” yerine getiriyor. Aslında burada hiçbir sorun yok “görevi” neyse onu yerine getiriyor. Genel kurul yapıyor, hem de geniş bir katılımla, AKFA dosyasının görüşüleceği belediye meclis toplantısı öncesi “kıyılarımız beton” olmasın diyen ellerine pankartlar tutuşturulmuş  bilinçli” vatandaşları belediyenin önüne yığıyor ve sessiz eylem yaptırıyor. Bu eylemlerini eleştiren ve AVM konusunda aynı hassasiyeti neden göstermediniz diye soranlara ise basın açıklaması yaparak biz ona da karşıydık, hatta o gün söylediklerimiz işte burada diye, belgelerini sunuyor. Ama nedense AKFA meselesine karşı çıktığı gibi, AVM mevzusuna karşı çıkamıyor, aynı “iradeyi” gösteremiyor. Sebebi mi, sebebi düşünüyorum aklıma yine kuklalar geliyor....

Yat Limanı, Kurvaziye Limanı konusunda betonlaşacak, ekolojik dengeyi bozacak diye tepki gösteren, rapor üstüne rapor yayınlayan Kent Konseyi önümüzdeki günlerde yeni kordondan başlayarak sahil boyunun doldurularak, Kepezle birleştirilmesi konusunda acaba aynı hassasiyeti gösterecek mi?

Yazıya ifade bırak !