14 Mayıs’ta yapılması beklenen Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili genel seçimini tüm partiler için “bugüne kadar ki en önemli” seçim olma özelliği taşıyor. Cumhur İttifakı “seçimleri açık ara kazanacağız” derken Millet İttifakı ise “biz zaten kazandık bazı ufak tefek detayları hallediyoruz” diyor.  Bu “detaylara” takılmış olmalarından mı yoksa “biz zaten kazandık” demelerinde mi bilemem ama Millet İttifakı açısından sahada durum hiç de öyle toz pembe değil. Gelin Çanakkale örneğine bakalım.  İYİ Partide “Eli Yüzü Düzgün” Çok Büyük Bir Kitle Koptu İyi Parti geçtiğimiz günlerde il kongresini yaptı. Partiyi toparlaması ve bir arada tutması gereken İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı RıdvanUz  partiyi adeta ortadan ikiye böldü. Kendi adayı olan Selahattin Yıldızlar’ı yeniden başkan seçtirmek için elinden gelen doğru/yanlış her şeyi yaptı. Sonuç çok az bir farkla Yıldızlar’ı yeniden başkan seçtirdi. Eşref Varol il başkanlığını kazanmış olsaydı partide birliği sağlamak için elinden geleni yapacaktı. “Her şeye rağmen”diyerek Rıdvan Uz ve ekibiyle yol yürüyecek tüm küskünleri barıştıracak ve partiyi çok güçlü şekilde seçimlere hazırlayacaktı. Sonuç İyi Partide “eli yüzü düzgün” çok büyük bir kitle koptu ve bir daha parti binasından içeri girmeyi bırakın İyi Partiye oy dahi veremeyecek. O isimler geldikleri yere CHP’ye dönecekler tıpkı kurucu il başkanlığı yapan İrfan Dehmen gibi. Ortaya çıkan bu tablonun ise en büyük kazananı kim oldu derseniz AK Parti oldu.  Sandıkta Devirmediklerini Masa Başında Devirdiler Bitti mi bitmedi İyi Partide yaşananların bir benzeri CHP’de de yaşanıyor.  CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural’ın milletvekili adayı olabilmek için istifa etmesinin ardından teşkilatlar sevip saydığı Doğan Ateş’in il başkanı olmasını istedi. 22 kişilik il yönetimi tam mutabakatla “Doğan Ateş olsun” diye karar aldı ve genel merkeze başvurdu. Fakat CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek müdahale etti ve kendi istediği bir başka ismi Güler Koçer’i il başkanı olarak atattı. Bu atamaya Ülgür Gökhan’a yakın Metin Ümit Ural Ekibi tepki gösterirken, Muharrem Erkek’e yakın İsmet Güneşhan ekibi ise oldukça mutlu oldu. Erkek’in ekibi sandıkta devirmediklerini genel merkezde masa başında devirdiler. Taban diye nitelendirebileceğimiz CHP’liler ise alınan bu karara adeta isyan ederek tepki gösteriyor. Sosyal medyada paylaşılan o tepkilerden birkaçını paylaşayım.  “Bir örgütün trajik sonu Çanakkale’de yok sayılan bir örgüt Kendi örgütüne “savaş” açmış bir Genel Merkez Sürece dair çaresiz ve çözümsüz bir örgüt Bu şartlarda bu ekip seçime gidecek, içerisi nefret kin, öfke dolu. Aşırı güce karşı el mahkûm çaresizlik var.  Benimde yer aldığım bu üç yılın özeti şu: Bu şehirde otoriter eğilim, baskıcı yapı ve parti içi “hegemonya” en çok CHP’de var. CHP Çanakkale örgütü adalet yürüyüşü yapanlardan adalet bekliyor... Memleket komedi dükkânı...” Bu süreçte bir de skandal daha yaşandı. MYK imzalı karar Muharrem Erkek tarafından “hayırlı olsun” diyerek paylaşılırken, il yönetimi açıklama yaparak, sosyal medyada böyle paylaşımlar yapılıyor ama bizim haberimiz yok bize herhangi bir karar ulaştırılmadı diye açıklama yaptı.  Ortaya çıkan bu tablonun ise en büyük kazananı kim oldu derseniz AK Parti oldu. Bakın AK Partililer bu durumu nasıl tiye aldı. AK Parti Grup Başkanvekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan’ın paylaşımı; “6’lı Masa’nın aday sorununa ancak alışmıştık!  Şimdi de CHP, Çanakkale’ye il başkanı atamış. İl Başkanlığı “yok böyle bir atama” diyor. Güler misin, ağlar mısın?! Bunlar mı ülke yönetecek?!