Kerem İriç
Köşe Yazarı
Kerem İriç
 

Z Kuşağı Güzellemesi Yapanlara İthafen

Yakın geleceğin seçmenleri olan "Z kuşağı" bir anda Türkiye’nin en çok konuştuğu konulardan biri haline geldi. Z kuşağı, 1990’ların son yarısından 2010’lara kadar doğmuş olan nesli tanımlamak için kullanılan bir kavram. Bu kuşağı, kendisinden önceki kuşaklardan ayırıcı özelliklerinin başında "dijital bir çağa doğan ilk nesil olmaları" geliyor.  Bugün lisede olan gençler önümüzdeki ilk seçimde oy kullanacaklar. Üstelik 2023 seçimlerinde toplam seçmenin yüzde 12’sini oluşturacaklar. Yapılan bir araştırmaya göre Z kuşağının yüzde 55’inin ebeveynlerinin oy tercihlerini etkileme eğilimlerinin bulunduğu söylüyor ve ekliyor gençlerin yüzde 87,5'inin ise anne-babalarının kendi oy tercihlerini etkileyemeyeceğini ifade ediyor. “Cumhurbaşkanı Müjde Verecek” Demişti! Meclisin en genç milletvekili AK Partili Rumeysa Kadak geçtiğimiz aylarda şöyle bir açıklama yapmıştı; “Gençler için bilgisayar, telefon gibi elektronik aletler artık lüks değil, ihtiyaç haline geldi. Arkadaşlarımız, elektronik ihtiyaçlarını karşılamakta haklı olarak zorlanabiliyor. Sn. Cumhurbaşkanımız bu taleple ilgili bir çalışmanın müjdesini verdiler. Çok teşekkür ederiz!”  Ne güzel bir haber değil mi! Ama bakın ne oldu, bugün TRT Bandrol Ücreti zamlandı. Cep telefonlarında %10’dan %12'ye, Tablet ve bilgisayarda %2'den %4'e, yükseltildi… Zaten dolar kurundan dolayı ulaşılması her geçen gün biraz daha zor olan bu “ihtiyaçlar” bu vergilendirmeler ile nasıl alınacak. En azından bazı ürünlerde verginin vergisini almasak olmaz mı? Olmaz diyenler çıkabilir çünkü maalesef eğlenceyi lüks olarak gören bir toplumuz, eğlencenin bu çapta olanı lüks değil bir ihtiyaç. Bu anlayış devam ettiği sürece vergiler bu haliyle kalmaya hatta artmaya devam edecek.  Teşvik Adı Altında Milyonlarca Lira Kaynak Aktarılıyor Gençlere propaganda yapan bir parti “oyun konsollarında, tabletlerde, bilgisayar oyunlarında KDV dışında bir vergi almayacağım, KDV’yi de %1’ düşürüyorum. 3 yılda bir defa bu şartlarda istediğiniz ürünü alma hakkı tanıyoruz” dese emin olun o gençlerin çoğunun sempatisini kazanmış olur. Sağa sola, büyük büyük sanayi kuruluşlarına teşvik adı altında milyonlarca lira kaynak aktarılıyor. O kaynakların çok ama çok azını gençlerimiz bu ihtiyaçları için de aktarın lütfen.   Zam Değil, Direkt Özel Hayata Müdahale! Son bir eleştiri daha; Alkollü içeceklerde ÖTV artış oranı yüzde 25 oldu. Sigarada ÖTV artış oranı yüzde 10 oldu. 1 litre rakının vergisi 64 TL daha arttı ve 499 lira oldu. 1 paket sigara 35 liraları aştı…. 6 ayda bir gelen bu zamlar bazı kesimlerin; “Zam değil, direkt özel hayata müdahale” eleştirilerini haklı kılıyor! Bu zamlar merdiven altı üretimi mecbur kılıyor ve zehirlenme sonucu hayati riskleri doğruyor. Olayın bir başka boyutuna daha dikkat çekerek yazıyı sonlandırmak isterim. Eğlenemeyen bir toplumda şiddet olayları artar bakın kadına, doktora, kamu görevlisine, hayvana şiddet gibi her gün yeni bir yasa çıkarmak çözüm değil. Şiddetin önüne geçmek için tek bir yasa yeterli ve yapılması gereken şiddeti ortaya çıkaran sebepleri ortadan kaldırmamız. Şiddetin önüne eğitimle ve insanlara yapabilecekleri hobileri satın almalarını sağlayarak geçebiliriz. Biz şimdi her türlü hobinin üstüne vergiyi bindirirsek, ulaşılmaz kılarsak bu adamlar ne yapacak?  Son söz: Garibanın yetinme ve kanaatkâr halini istismar edenlerin, tamahkâr ve şımarıkların tahakkümüne boyun eğmelerini içime sindiremiyorum...
Ekleme Tarihi: 30 Mayıs 2022 - Pazartesi

Z Kuşağı Güzellemesi Yapanlara İthafen

Yakın geleceğin seçmenleri olan "Z kuşağı" bir anda Türkiye’nin en çok konuştuğu konulardan biri haline geldi. Z kuşağı, 1990’ların son yarısından 2010’lara kadar doğmuş olan nesli tanımlamak için kullanılan bir kavram. Bu kuşağı, kendisinden önceki kuşaklardan ayırıcı özelliklerinin başında "dijital bir çağa doğan ilk nesil olmaları" geliyor. 

Bugün lisede olan gençler önümüzdeki ilk seçimde oy kullanacaklar. Üstelik 2023 seçimlerinde toplam seçmenin yüzde 12’sini oluşturacaklar. Yapılan bir araştırmaya göre Z kuşağının yüzde 55’inin ebeveynlerinin oy tercihlerini etkileme eğilimlerinin bulunduğu söylüyor ve ekliyor gençlerin yüzde 87,5'inin ise anne-babalarının kendi oy tercihlerini etkileyemeyeceğini ifade ediyor.

“Cumhurbaşkanı Müjde Verecek” Demişti!

Meclisin en genç milletvekili AK Partili Rumeysa Kadak geçtiğimiz aylarda şöyle bir açıklama yapmıştı; “Gençler için bilgisayar, telefon gibi elektronik aletler artık lüks değil, ihtiyaç haline geldi. Arkadaşlarımız, elektronik ihtiyaçlarını karşılamakta haklı olarak zorlanabiliyor. Sn. Cumhurbaşkanımız bu taleple ilgili bir çalışmanın müjdesini verdiler. Çok teşekkür ederiz!” 

Ne güzel bir haber değil mi! Ama bakın ne oldu, bugün TRT Bandrol Ücreti zamlandı. Cep telefonlarında %10’dan %12'ye, Tablet ve bilgisayarda %2'den %4'e, yükseltildi…

Zaten dolar kurundan dolayı ulaşılması her geçen gün biraz daha zor olan bu “ihtiyaçlar” bu vergilendirmeler ile nasıl alınacak. En azından bazı ürünlerde verginin vergisini almasak olmaz mı? Olmaz diyenler çıkabilir çünkü maalesef eğlenceyi lüks olarak gören bir toplumuz, eğlencenin bu çapta olanı lüks değil bir ihtiyaç. Bu anlayış devam ettiği sürece vergiler bu haliyle kalmaya hatta artmaya devam edecek. 

Teşvik Adı Altında Milyonlarca Lira Kaynak Aktarılıyor

Gençlere propaganda yapan bir parti “oyun konsollarında, tabletlerde, bilgisayar oyunlarında KDV dışında bir vergi almayacağım, KDV’yi de %1’ düşürüyorum. 3 yılda bir defa bu şartlarda istediğiniz ürünü alma hakkı tanıyoruz” dese emin olun o gençlerin çoğunun sempatisini kazanmış olur. Sağa sola, büyük büyük sanayi kuruluşlarına teşvik adı altında milyonlarca lira kaynak aktarılıyor. O kaynakların çok ama çok azını gençlerimiz bu ihtiyaçları için de aktarın lütfen.  

Zam Değil, Direkt Özel Hayata Müdahale!

Son bir eleştiri daha; Alkollü içeceklerde ÖTV artış oranı yüzde 25 oldu. Sigarada ÖTV artış oranı yüzde 10 oldu. 1 litre rakının vergisi 64 TL daha arttı ve 499 lira oldu. 1 paket sigara 35 liraları aştı…. 6 ayda bir gelen bu zamlar bazı kesimlerin; “Zam değil, direkt özel hayata müdahale” eleştirilerini haklı kılıyor! Bu zamlar merdiven altı üretimi mecbur kılıyor ve zehirlenme sonucu hayati riskleri doğruyor.

Olayın bir başka boyutuna daha dikkat çekerek yazıyı sonlandırmak isterim. Eğlenemeyen bir toplumda şiddet olayları artar bakın kadına, doktora, kamu görevlisine, hayvana şiddet gibi her gün yeni bir yasa çıkarmak çözüm değil. Şiddetin önüne geçmek için tek bir yasa yeterli ve yapılması gereken şiddeti ortaya çıkaran sebepleri ortadan kaldırmamız. Şiddetin önüne eğitimle ve insanlara yapabilecekleri hobileri satın almalarını sağlayarak geçebiliriz. Biz şimdi her türlü hobinin üstüne vergiyi bindirirsek, ulaşılmaz kılarsak bu adamlar ne yapacak? 

Son söz: Garibanın yetinme ve kanaatkâr halini istismar edenlerin, tamahkâr ve şımarıkların tahakkümüne boyun eğmelerini içime sindiremiyorum...

Yazıya ifade bırak !