Kerem İriç
Köşe Yazarı
Kerem İriç
 

Sonra “Büyük Firmaların Taşeronu Olduk” Diye Ağlamayın!

Depremin üzerinden neredeyse bir ay geçmek üzere daha öncede belirttiğim gibi önümüzde bir ay var bu bir ay içinde ne karar alınırsa alınacak sonrasında unutulacak. Geçmiş tecrübelerimiz bize bunu defalarca gösterdi.  Belediyenin gündeminde Sosyal Konutlar var oysa ki yeni ve eski kordon olmak üzere durumu en az sosyal konutlar kadar kötü olan onlarca yapı var bunlar nedense gündeme hiç gelmiyor. Gariptir, Çanakkale’de müteahhitlerin ve inşaatla ilintili diğer sektörlerin bir araya gelerek oluşturduğu iki ayrı dernek var onların da bugüne kadar sesi çıkmadı! Oysa bu derneklerin en çok konuşması gereken zamanlar bu zamanlar değil midir? Mesela sosyal konutlarla planlanan dönüşümle ilgili olarak onlarca müteahhittin bulunduğu bu derneklerin söyleyecekleri bir şeyler yok mu? Sanırım yok… O zaman biz bir şeyler söyleyelim. Bu dernekler birlikte iş yapma örneğini sergileyecekleri bir zemin ve güven ortamı oluşturmalılar. Yani mimarı, mühendisi, betoncusu, demircisi, sıvacısı, boyacısı, malzemecisi hep birlikte hareket etmeliler. Belediyenin kapısını çalmalılar ve sosyal konutların dönüşümü için talip olduklarını ifade etmeliler. Projenin tek bir müteahhitte değil de bu dernekler üzerinden pay edilerek bu şehirde vergi veren ve istihdam sağlayanlara verilmesini teklif etmeliler. Zaten zor günler geçiren inşaat sektörü için bu dönüşüm bir can suyu olacaktır. Ayrıca bu işin altından doğru şekilde kalktıkları vakit şehirde dönüştürülecek onca bina için tek adres olabilirler. Dernek başkanı abiler siz şu söylediklerimi bir düşünün. Olur yanı varsa bu işin peşine düşün. Benden söylemesi, sonra “Ankara’dan, İstanbul’dan gelen büyük firmaların taşeronu olduk” diye ağlamayın… *** Depreme dayanıksız yapılardan bahsetmişken özellikle son beş yılda onlarca kamu binasının depreme karşı güçlendirildiğini, yenilendiğini görüyoruz. Bu konuda AK Parti Grup başkanvekili Bülent Turan’ın büyük emeği var. Turan hemen her fırsatta bunu ifade ediyor ve “Çanakkale'de yenilenmeyen kamu kurumu, okul, hastane kalmayacak" diye özellikle belirtiyor. Bakın ilçelerdeki hastanelerin tamamı neredeyse yenilendi, Çan Devlet Hastanesinin temeli geçtiğimiz aylarda atıldı. Hükümet Konakları bir bir yükseldi.  Okullarda ise muazzam bir dönüşüm sağlandı. Geçtiğimiz gün Sayın Valimiz İlhami Aktaş’ı ziyaretimde bu konu gündeme geldi, Vali Bey il genelinde riskli kamu binaların tespitinin yapıldığını bunlarla ilgili önümüzdeki günlerde yıkımlarla ilgili süreçlerin başlayacağını söyledi. Konuşmamıza istinaden basına bir bilgi notu da geçildi. O notu sizlerle paylaşmak isterim;  “İlimiz deprem kuşağında yer aldığından dolayı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından en son yaptırılan deprem tahkikleri neticesinde 39 okulun hizmet binaları için yıkım kararı, 33 okulun hizmet binaları için ise güçlendirme kararı verilmiştir. Eğitim öğretim açısından tehlike arz eden ve yıkılması gereken binalar ivedilikle boşaltılmış; öğrencilerimiz güvenli alanlara taşınmıştır. Akabinde söz konusu binaların yıkımları gerçekleştirilmiş ve yıkılan binalarımızın yerine yenilerinin yapılması için proje çalışmalarına vakit geçirilmeden başlanmıştır. Bu binalarımızın yapımlarına en yakın zamanda başlanacaktır. Ayrıca daha önceki yıllarda deprem dayanıklılık testleri sonucu yıktırılan ve yapımına başlanan 9 okul binamız da 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılında tamamlanarak hizmete girmiştir. Deprem dayanıklılığı açısından risk teşkil eden okul binaları ile ilgili zemin etütleri yaptırılmış, proje revize çalışmaları tamamlanmış, maliyet hesapları çıkartılarak 26 tanesi, İl Özel İdaresinin de destekleriyle, ihale edilmiş ve yapımına hızla başlanmıştır. Son durumda 16 okulun güçlendirme çalışmaları bitirilmiş olup; 10 okulun güçlendirme çalışmaları ise kısa bir süre içerisinde tamamlanacaktır. Geriye kalan 7 okulun güçlendirme ödenekleri mevcut olup proje revize işlemleri biter bitmez güçlendirme yapım işlerine başlanacaktır. Amacımız depreme dayanıklılık bakımından riskli olarak değerlendirilen binaların bir an evvel depreme dayanıklı hale getirilerek hem öğrencilerimiz hem de eğitim çalışanlarımız için sağlıklı eğitim öğretim ortamları oluşturmak ve olası tehlikeleri bertaraf etmektir. Velilerimizin emaneti, yarınlarımızın teminatı olan çocuklarımızı her türlü tehlikeden korumaya çalışmak en büyük önceliğimizdir.”
Ekleme Tarihi: 20 Kasım 2020 - Cuma

Sonra “Büyük Firmaların Taşeronu Olduk” Diye Ağlamayın!

Depremin üzerinden neredeyse bir ay geçmek üzere daha öncede belirttiğim gibi önümüzde bir ay var bu bir ay içinde ne karar alınırsa alınacak sonrasında unutulacak. Geçmiş tecrübelerimiz bize bunu defalarca gösterdi. 

Belediyenin gündeminde Sosyal Konutlar var oysa ki yeni ve eski kordon olmak üzere durumu en az sosyal konutlar kadar kötü olan onlarca yapı var bunlar nedense gündeme hiç gelmiyor. Gariptir, Çanakkale’de müteahhitlerin ve inşaatla ilintili diğer sektörlerin bir araya gelerek oluşturduğu iki ayrı dernek var onların da bugüne kadar sesi çıkmadı! Oysa bu derneklerin en çok konuşması gereken zamanlar bu zamanlar değil midir?

Mesela sosyal konutlarla planlanan dönüşümle ilgili olarak onlarca müteahhittin bulunduğu bu derneklerin söyleyecekleri bir şeyler yok mu? Sanırım yok… O zaman biz bir şeyler söyleyelim.

Bu dernekler birlikte iş yapma örneğini sergileyecekleri bir zemin ve güven ortamı oluşturmalılar. Yani mimarı, mühendisi, betoncusu, demircisi, sıvacısı, boyacısı, malzemecisi hep birlikte hareket etmeliler. Belediyenin kapısını çalmalılar ve sosyal konutların dönüşümü için talip olduklarını ifade etmeliler. Projenin tek bir müteahhitte değil de bu dernekler üzerinden pay edilerek bu şehirde vergi veren ve istihdam sağlayanlara verilmesini teklif etmeliler. Zaten zor günler geçiren inşaat sektörü için bu dönüşüm bir can suyu olacaktır. Ayrıca bu işin altından doğru şekilde kalktıkları vakit şehirde dönüştürülecek onca bina için tek adres olabilirler. Dernek başkanı abiler siz şu söylediklerimi bir düşünün. Olur yanı varsa bu işin peşine düşün. Benden söylemesi, sonra “Ankara’dan, İstanbul’dan gelen büyük firmaların taşeronu olduk” diye ağlamayın…

***

Depreme dayanıksız yapılardan bahsetmişken özellikle son beş yılda onlarca kamu binasının depreme karşı güçlendirildiğini, yenilendiğini görüyoruz. Bu konuda AK Parti Grup başkanvekili Bülent Turan’ın büyük emeği var. Turan hemen her fırsatta bunu ifade ediyor ve “Çanakkale'de yenilenmeyen kamu kurumu, okul, hastane kalmayacak" diye özellikle belirtiyor. Bakın ilçelerdeki hastanelerin tamamı neredeyse yenilendi, Çan Devlet Hastanesinin temeli geçtiğimiz aylarda atıldı. Hükümet Konakları bir bir yükseldi. 

Okullarda ise muazzam bir dönüşüm sağlandı. Geçtiğimiz gün Sayın Valimiz İlhami Aktaş’ı ziyaretimde bu konu gündeme geldi, Vali Bey il genelinde riskli kamu binaların tespitinin yapıldığını bunlarla ilgili önümüzdeki günlerde yıkımlarla ilgili süreçlerin başlayacağını söyledi. Konuşmamıza istinaden basına bir bilgi notu da geçildi. O notu sizlerle paylaşmak isterim; 

“İlimiz deprem kuşağında yer aldığından dolayı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından en son yaptırılan deprem tahkikleri neticesinde 39 okulun hizmet binaları için yıkım kararı, 33 okulun hizmet binaları için ise güçlendirme kararı verilmiştir.

Eğitim öğretim açısından tehlike arz eden ve yıkılması gereken binalar ivedilikle boşaltılmış; öğrencilerimiz güvenli alanlara taşınmıştır. Akabinde söz konusu binaların yıkımları gerçekleştirilmiş ve yıkılan binalarımızın yerine yenilerinin yapılması için proje çalışmalarına vakit geçirilmeden başlanmıştır. Bu binalarımızın yapımlarına en yakın zamanda başlanacaktır. Ayrıca daha önceki yıllarda deprem dayanıklılık testleri sonucu yıktırılan ve yapımına başlanan 9 okul binamız da 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılında tamamlanarak hizmete girmiştir.

Deprem dayanıklılığı açısından risk teşkil eden okul binaları ile ilgili zemin etütleri yaptırılmış, proje revize çalışmaları tamamlanmış, maliyet hesapları çıkartılarak 26 tanesi, İl Özel İdaresinin de destekleriyle, ihale edilmiş ve yapımına hızla başlanmıştır. Son durumda 16 okulun güçlendirme çalışmaları bitirilmiş olup; 10 okulun güçlendirme çalışmaları ise kısa bir süre içerisinde tamamlanacaktır. Geriye kalan 7 okulun güçlendirme ödenekleri mevcut olup proje revize işlemleri biter bitmez güçlendirme yapım işlerine başlanacaktır.

Amacımız depreme dayanıklılık bakımından riskli olarak değerlendirilen binaların bir an evvel depreme dayanıklı hale getirilerek hem öğrencilerimiz hem de eğitim çalışanlarımız için sağlıklı eğitim öğretim ortamları oluşturmak ve olası tehlikeleri bertaraf etmektir. Velilerimizin emaneti, yarınlarımızın teminatı olan çocuklarımızı her türlü tehlikeden korumaya çalışmak en büyük önceliğimizdir.”

Yazıya ifade bırak !