İnsanlık tarihinin iki kadim medeniyetinin mirasçısı olan Türkiye ve Çin arasındaki köklü ilişkiler son yıllarda özellikle siyasi, sosyal ve ekonomik alanlarda hızla gelişmeye devam ediyor. Turizm hiç şüphesiz ki sosyal ve ekonomik alandaki iş birliğinin en önemli ayağıdır ve insani bağların pekişmesine de yardımcı olmaktadır. Geçtiğimiz 10 yılda Türkiye-Çin arasında turizm alanında önemli bir ivme yakalandı. 2008 yılında Türkiye'ye 61 bin Çinli turist gelirken, bu rakam 2018 yılında 400 bine yaklaşarak rekor kırmıştır. Çinli turist sayısında son 10 yılda yaşanan bu artış yüzde 537’ye tekabül etmektedir. Esasen sadece 2018 yılında bir önceki yıla göre yüzde 60 oranında artış yaşanmıştır. Türkiye'de 2019 yılında Çin'den 1 milyon turistin ağırlanması hedefleniyordu bu hedef şu an ne durumda bilmiyorum ama sınırımızdaki yaşanan askeri hareketlilikler ve ekonomik bazı sebeplerden dolayı bu hedefi tutturmak biraz zor gibi duruyor. Ama hedeflenen 1 milyon Çinli turist sayısı önümüzdeki yıllar için hayal değil. Deniz, kum, güneş yerine kültür, tarih ve arkeoloji turlarını tercih eden Çinliler turizm sektörü için büyük bir fırsat. Uluslararası yönetim danışmanlığı firması McKinsey Çinlilerin seyahat sayısının 2020 yılında 160 milyona çıkmasını beklediğini bildiriyor.  Raporda Çinlilerin yüzde 70'den fazlasının aile ve dostlarıyla seyahat ettiği, bu sebeple Çinli turistlerin dünyanın en çok para harcayan turistler arasında olduğuna dikkat çekiyor. Nielsen'in raporuna göre göre ise yurtdışında Çinli turistler ortalama 5 bin 715 dolar harcıyor. Bunda Çinlilerin özellikle uzak destinasyonlarda uzun süre tatil yapması etkili oluyor. TÜİK verilerine göre ise geçtiğimiz yıl Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçiler ortalama 617 dolar harcadı. Yani Çinliler yurtdışı seyahati için Türkiye'ye gelen ortalama bir turistin 8.3 katı bütçe ayırıyor. Bu da hedeflendiği gibi Çinli turist sayısında 1 milyonun yakalanması durumunda turizm gelirlerinde önemli bir artış yaşanacağı anlamına geliyor.  Kültür, tarih ve arkeoloji turlarını tercih eden Çinli turistler için Çanakkale aslında biçilmiş kaftan ama Çanakkale maalesef bu pastadan yeterli payı alamıyor bir yönüyle de almak istemiyor! Çünkü İstanbul acentaları üzerinden tur paketlerini satın alan Çinli turistler Bergama’ya giderken yol üstünde birkaç saatlik Troya Ören yeri ziyaretiyle Çanakkale’yi gezmiş oluyorlar! Çanakkaleli turizm acentaları bu konuda çok çalışmalılar ama maalesef turizmcilerimiz 4-5 ay süren sezonun dışında aslında çokta çalışmak istemiyorlar gibi! Oysa yaz aylarında dolup taşan Assos bölgesindeki oteller, bölgedeki kültür, tarih ve arkeoloji potansiyeli de dikkate alındığında kış aylarında da Çinli turistlerle dolup taşabilir.… Buradaki canlılık Çanakkale merkezde de hissedilecek ve en azından 1 gece, 2 gün Çanakkale’de zaman geçirecek Çinli turist Çanakkaleli esnafı da ihya edecektir. Tabi bu potansiyelin harekete geçirilmesi için hemen herkesin elini taşın altına koyup çok çalışması gerekiyor.  Bu konuda geçtiğimiz günlerde çok önemli bir adım atıldı. Güney Marmara Kalkınma Ajansı Çanakkale Koordinatörü Recai Başaran’ın girişimleri sonucu Çinli tur operatörlerinin temsilcileri Çanakkale’de ağırlandı. Hazırlanan program kapsamında Gelibolu Mevlevihanesi, Kilitbahir Kalesi, Çanakkale Merkez, Troya Müzesi, Troya Ören Yeri, Bozcaada, Assos, Apollon Simintheus ve Adatepe Köyü gibi Çanakkale’nin birbirinden önemli birçok değerini gören ve deneyimleyen misafirlerin bu destinasyonlar hakkındaki farkındalığının artırılmasına katkı sağlandı. Bu konuda Çanakkale’nin Recai Başaran’a bir teşekkür borcu vardır…. atılmalı. Son olarak bir öneri ile bitirmek isterim; “Çanakkale’nin Çin'de tanıtılması noktasında geleneksel yöntemlerin yanı sıra "Çanakkale’yi Çinlilerin gözünden tanıtma" anlayışını benimseyerek Çin’deki “influencer” olarak tabir edilen internet ünlüleri, gazeteciler ve sanatçılardan oluşan ve takipçi sayıları 20-25 milyonları bulan grupları Çanakkalemizin farklı güzelliklerini keşfedebilmeleri ziyaret programlarıyla şehrimizde ağırlayalım. Çanakkale’nin güzelliklerine hayran kalacak bu grupların sosyal medyada yaptıkları paylaşımlar çok önemli katkı sağlayacaktır. Tabi buradaki en önemli soru; “Turizmciler 12 ay Çalışmak İstiyor mu?”