Diyarbakır, Mardin ve Van belediyelerine kayyım atanması sonrası Çanakkale’den de bunun “yanlış” olduğuna dair çeşitli sesler yükseldi. Çanakkale Milletvekili Erkek; “Sandık demokrasinin namusudur. Sandığa saygısı olmayanın kendisine, halkına ve tarihine de saygısı olamaz”diye açıklama yaparken CHP İl Başkanı Güneşhan ise; “Halkın oylarıyla seçilmiş Diyarbakır, Van ve Mardin Büyük Şehir Belediye Başkanların görevden alınıp yerine kayyum atanması halkın iradesinin yok sayılmasıdır. Bu sivil bir darbedir. Ülkemiz demokrasisine yapılan bu saldırı tek adam rejiminin en keskin örneğidir”dedi. Kayyım kararını eleştirmek demokratik bir tepki olabilir fakat bu açıklamaları yapan beyefendilere sormak isterim “Hırsızın Hiç mi Suçu Yok?” Erkek ve Güneşhan’ın açıklamalarıyla sadece hükümeti suçluyorlar oysa bakanlık bu başkanların görevlerinden neden alındığına dair uzun bir liste yayınladı o listeye hiç mi bakmadınız?  Terör örgütü ne üye olma, propaganda yapma gibi onlarca gerekçe var hadi bu maddeler görevden almanın “kılıfı” olsun ve şurada dursun.  Peki bu eş başkanlık meselesine ne diyeceksiniz? Hiçbir resmi görevi olmayan “dağdan atanan başkan”belediyede “seçilmiş” başkanla aynı yetkilere sahip oluyor.Bu eş başkanlar belediyenin yatırımlarını, personel alımlarını, meclis ve encümen gündemini belirlemeye kadar tüm işlere müdahil oluyorlar bunda bir sıkıntı yokdevlet yanlış yapmıştırdiyorsanız eyvallah! Terör örgütüne katılımın son derece azalması nedeniyle, örgüte katılımın desteklenmesi için terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonlarda etkisiz hale getirilen PKK'lı teröristlerin yakınlarına iş imkânı ve ailelerine maddi destek sağlamaya çalışan bu belediyelerin, şehit yakınlarına mobbing uyguladıkları, baskı yaptıkları, görev yerlerini değiştirdikleri ve işten çıkardıkları ortadayken bunda bir sıkıntı yok devlet yanlış yapmıştır diyorsanız eyvallah! Vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamak için hizmet üretmek yerine devletin bölünmez bütünlüğüne kasteden, insafsızca birçok asker, polis, jandarma, güvenlik korucusu, öğretmen, diğer kamu görevlilerimizi ve vatandaşlarımızı şehit eden teröristlerin cenazelerine katılarak ve bu teröristlerin mezarlarını ziyaret ederek terör örgütüne ve teröristlere alenen destek vermelerinde bir sıkıntı yokdevlet yanlış yapmıştırdiyorsanız eyvallah! 2019 yerel seçimlerinin hemen sonrasında milli manevi geçmişimizi hatırlamamıza yardımcı olan cadde, sokak veya park isimlerini, terör örgütü üyeliğinden hapis cezası almış örgüt mensuplarının isimleri ile değiştirmeye başlamalarında bir sıkıntı yokdevlet yanlış yapmıştırdiyorsanız eyvallah! Bu belediye başkanlarının ölen teröristler için esas duruşa geçerek saygı duruşunda bulundukları, bölücü terör örgütü mensupları tarafından çok sık kullanılan örgüt marşının bu saygı duruşu esnasında söylenmesinde bir sıkıntı yokdevlet yanlış yapmıştırdiyorsanız eyvallah! Sayın Erkek ve Güneşhan’a sormak isteriz kayyımı aslında devletten önce “dağ” atamış ve devlet böyle iş olmaz demiş, bunun neresi yanlış? Birilerine şirin gözükeceğiz diye yaptığınız bu açıklamalar yarın gelir sizi bulur. Devleti, hükümeti yerden yere vururken bu belediye başkanlarının yaptığı onca yanlışa tek kelime etmeyecekseniz size söyleyecek söz bulmak inanın zor… Son olarak neler yaşanmıştı hatırlayalım; “PKK, bazı belediyelerin imkan ve araçlarını kullanarak belirli il ve ilçelerde hendeklerle, tünellerle, silah ve mühimmat depolarıyla örgütlenmişti. “Rojova Devrimi”ni Türkiye’ye getirecekti! Bu örgütlenmeyi sökmek için, 25 Temmuz 2015’te operasyonlar başladı. Öyle kapsamlı operasyonlar ki Başbakan Ahmet Davutoğlu “valilerin tugaylardan asker isteyebileceğini” belirten genelge çıkarmıştı. (10 Eylül 2015) Ve, Anayasa Mahkemesi’ne göre, 2016 Mayısına kadar, yaklaşık bir yılda, 2.500 terörist öldürülmüş, 480 şehit verilmiş, 4 bin güvenlik görevlimiz yaralanmıştı. Sivil ölümler 100 civarındaydı. 400 bin insan ev işlerini terk ederek başka yerlere göçmüştü.”