Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim ve öyle başlayalım; “Kılıçdaroğlu’nun Yalnızlığı” Kılıçdaroğlu’nun helalleşme çıkışı gerçekten çok kıymetli. Ama şöyle bir sorun var Kılıçdaroğlu’nun genel Başkanı olduğu CHP helalleşme çağrısına sahip çıkmıyor. CHP genel merkezi bu çıkışın anketlere nasıl yansıdığı kısmıyla ilgileniyor. Hadi genel merkezi geçtik her konuda basına demeç veren il başkanlarının bu konuyla alakalı tek kelime ettiğine şahit oldunuz mu? Tam da bu yüzden Erdoğan’a oy verenlerin çoğu acaba bu özgürlüklerimizi kaybeder miyiz eski günlere döner miyiz korkusuyla “Tayyip’ten başkasına oy vermem diyor!” Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınlara seçme ve seçilen hakkının tanınmasının 87 yıl döneminde yayınladığı mesajda şöyle demiş: “Gazi Mustafa Kemal’in ortaya koyduğu vizyonun, maalesef ondan sonra gelen vesayetçi zihniyet tarafından devam ettirilmediğini görüyoruz. Ekonomiden eğitime kadar her alanda Gazi’nin emanetine ihanet edenler, kadınlarla ilgili atılan adımları da sabote ettiler. Her ne kadar kadınlarımız, seçme ve seçilme hakkını 1934 yılında elde etmişlerse de haklarını özgürce kullanmaya AK Parti ile başlamışlardır.” 35 yaş altı belki bilmez belki ama Anadolu’nun herhangi bir şehrinde yaşıyorsanız Erdoğan’ın bu çıkışının ne anlama geldiğini çok iyi anlayabilirsiniz. Şahitliğim olan üç olaydan bahsedeceğim. Benim şahitliklerim belki de en küçük örnekleridir.  1. Subay olan yakın bir akrabamızın düğününe babam, ben ve en küçük kız kardeşimle katılabilmiştik. Çünkü annem ve ablalarım ordu evindeki düğüne başörtülü oldukları için alınmıyordu, birçok akrabamız o düğüne katılamamıştı. Benzer durum yemin törenlerinde de yaşanıyordu. Dayımın eşi, babası ve abileriyle birlikte kardeşinin yemin törenine gitmeyi çok istedi ama malum başörtülülerin kışlaya girmesi yasaktı gidemedi. Yıllar sonra kardeşinin yemin törenine katılmayan yengem oğlunun yemin törenine katılmış ve gözyaşları içinde izlemişti. Yengem her namazında Tayyip Erdoğan’a dua ediyor… 2. Halamın kızları derslerinde çok başarılı olmalarına rağmen imam hatipli oldukları için katsayı mağduriyeti sebebiyle üniversiteye giremediler. İçlerinden birisi bu engeline de aştı ama üniversite kapısında “ya başını açacaksın ya da peruk takacaksın” dediler. Hatta o dönemde peruk takmaya icazet verenler bile vardı. Halamın kızı; “Alın sizin olsun üniversiteniz Allah var elbet bir gün….” dedi ve o defteri kapattı. Devletine küsmedi ama itiraf etmem gerekiyor ki bir aidiyet sorunu yaşadı. Kuran kurslarında hayır olsun diye görev aldı yüzlerce çocuğa kadına Kuran’ı Kerim öğretti. Sonrasında taşeron olarak bir kursta işe başladı. Geçtiğimiz yıllarda taşeronların kadroya geçirilmesiyle bugün kadrolu devletin memuru olarak görev yapıyor. Maaşıma el koysalar, canımı alsalar Tayyip Erdoğan’dan başkasına oyumu vermem diyor.  3. Köydeki akrabalarımızdan Gülcan abla vardı ilkokul mezunuydu. Birlikte ilkokulu okudukları Hasan, uzman çavuş olarak askerde kaldı. Köyden asker çıka tek isimdi. Hasan, Gülcan ablayı seviyordu karşılıklı bir sevgiydi bu. Gülcan ablanın babası Ömer amca darbeler döneminden çok çekmiş askeri üniformadan ölesiye korkan bir amcamızdı sebebini birazdan anlatacağım. Hasan’ın ailesi Gülcan ablayı istedi ama Ömer amca vermedi. Askerle evlenirse “o mahalle bizim ailemize uymaz.” Aslında Ömer’e değil o mahalleye kızını vermek istememişti. İşkence de Etseniz Tayyip Erdoğan’dan Başkasına Oy Vermezler Ömer amcayı eleştirebiliriz ama darbe döneminde Ömer amcanın tırnaklarının asker tarafından nasıl çekildiğini köydeki birçok kimseden dinlemiştim. Neden mi tırnakları çekilmişti köyün gençlerinden biri sağ/sol işlerine karışmış, asker köyü basmış ve bütün erkekleri “söyleyin nerede?” diye işkenceden geçirmişti. O genç yıllar sonra ortaya çıkmıştı Bursa’da bir tekstil fabrikasında işçi olarak çalışmaya başlamış.  Bunu şuraya bağlayayım, Genel Kurmay başkanın camide dua ederken ki fotoğrafı onca insan tarafından eleştirildi. Fakat gidin köylere Ömer amca gibi onca insana sorun o fotoğraf ne ifade ediyor. Size gözyaşları içinde ne ifade ettiğini anlatsınlar. Bugün Ömer amca gibi yüzbinlerce insanın tırnaklarını çekip işkence de etseniz Tayyip Erdoğan’dan başkasına oy vermezler. Krizden En Çok Etkilenenler Halen Daha Erdoğan’a Neden Destek Oluyor? Erdoğan son 20 yıldaki yatırımlardan ziyade yukarıdaki meseleleri çözdüğü için bu milletle güçlü bir bağ kurdu evet ama alım ekonomi çok kötü, alım gücü çok düştü… “Bu krizden en çok etkilenenler halen daha Erdoğan’a halen daha neden oy veriyorlar?” sorusunun cevabı yukarıda anlattıklarımdır. Bu yazdıklarıma Çanakkale’den, İzmir, Tekirdağ’dan bakınca bir şey ifade etmeyebilir “geçmişte kaldı…” denilebilir ama Anadolu’da yaşayan onca insan için öyle değil. Daha sayfalarca buna benzer şeyler yazabilirim; Bir gün de “Sosyal Yardımlar meselesini” yazarız. Hemen küçük bir örnek vereyim köyden yaşlı bir teyze bakın ne diyor; “Ben hayatımda hiç para görmedim ama devlet bana 3 ayda bir avuç dolusu para veriyor. Ben de o parayla torunlarıma harçlık veriyorum, ihtiyacı olanlara yardım ediyorum. Allah Tayyip Erdoğan’dan razı olsun...” Kılıçdaroğlu’nun Yalnızlığı Kılıçdaroğlu’nun helalleşme çıkışı eğer bu travmaları da kapsıyorsa gerçekten çok kıymetli. Ama şöyle bir sorun var Kılıçdaroğlu’nun genel Başkanı olduğu parti helalleşme çağrısına sahip çıkmıyor. CHP genel merkezi bu çıkışın anketlere nasıl yansıdığı kısmıyla ilgileniyor. Hadi genel merkezi geçtik her konuda basına demeç veren il başkanlarının bu konuyla alakalı tek kelime ettiğine şahit olmadı… Tam da bu yüzden Erdoğan’a oy verenlerin çoğu acaba bu özgürlüklerimizi kaybeder miyiz eski günlere döner miyiz korkusuyla “Tayyip’ten başkasına oy vermem diyor!”