“Böyle bir olay AK Partide yaşansaydı gündemden uzun süre düşmezdi” diyeceğimiz bir olayın detaylarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Uzun süredir Çan Belediyesi'ne işler yapan CHP'li Belediye Başkanı Bülent Öz'ün teyzesinin oğlu olan Özgür Erbil yaptığı işlerden dolayı uzun bir süredir Belediye'den alacağını alamayınca iflasın eşiğine geldi. İddiaya göre; Özgür Erbil şahit olduğu yolsuzluklara daha fazla seyirci kalamadı ve kendisinin de yer aldığı bazı olaylarla ilgili Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Özgür Erbil'in verdiği bilgiler doğrultusunda Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı.
Çan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında; irtikap suçlamasıyla aralarında belediye Başkanının şoförü, danışmanı ve CHP'li Belediye Meclis üyelerinin de aralarında bulunduğu toplam 23 kişinin ifadesine başvuruldu.
Sorgulamalarda ayrıca Belediye'ye iş yapan firma yetkililerinin de Adliye'ye çağrılarak, tanık sıfatıyla ifadeleri alındı. Sorgulamalarda firmaya yetkililerine Belediye Başkanı Bülent Öz'ün geçtiğimiz yıl iki daireyi birleştirerek kuzeni Özgür Erbil'e yaptırdığı evin iç dekorasyon harcamaları, faturaları ve parayı kimden aldıkları sorulduğu belirlendi. İddiaya göre başkanın özel dairesinin lüks dekorasyon harcamaları farklı iş kalemleriyle Belediye'ye fatura edildi, bazılarını ise Özgür Erbil, başkandan bir türlü tahsil edemedi.
Kuzeninin iddialarının deli saçmalığı olduğunu savunan Başkan Öz, "Yapılan pisliktir, karalamadır" diyerek hakkındaki iddiaları reddetmişti. Kuzeninin asılsız iddialarla Savcılığa şikâyette bulunduğunu ileri süren Başkan Öz, "Şikayetle ilgili müdürlerimiz, memurlarımız, dışarıdan esnaflarımız ifadeleri alınmak üzere Adliye'ye çağırıldı. Bunların hiçbiri doğru değil. Yapılacak işlerde 'Şu ihaleyi bana ver. Bu ihaleyi bana ver' gibi sözleri oldu. Ben de' Bu sözlerine dikkat etmesi gerektiğini, benim hiçbir şekilde Fen İşlerine dair işlerde A kişiye, B kişiye iş verme yetkim olmadığını söyledim. Yarım bıraktığı işlerini tam yapmışım gibi göstermemi, tam yapmışım gibi söylememi istedi. Ben bunu şiddetle reddettim." demişti.
Neresinden tutarsanız elinizde kalacak bir konu… İşi veren Bülent Öz ne kadar suçluysa işi alan teyze oğlu Özgür Erbil de o kadar suçlu. Tam olarak öküz öldü ortaklık bozuldu durumu söz konusu! İşler tıkırındayken teyze oğlu Özgür Erbil’in sesi hiç çıkmıyordu! Erbil yapılan işin “ahlaki” olmadığını bilmiyor muydu? Erbil, Çan’da kendisi gibi müteahhitlik işi yapan onca esnafın hakkına girdiğini bilmiyor muydu?
Konuya dair AK Parti İl Başkanı Naim Makas’ın CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural’ı işaret ederek “Kayıp Aranıyor” minvalinde bir açıklaması oldu. Onu da paylaşarak bitirmek isterim. “Çanakkale’mizin gündemi, CHP'nin İstanbul İl Başkanı ile gereksiz ve alakasız bir şekilde meşgul edilmeye çalışılırken, ne hikmetse CHP’nin Çanakkale İl Başkanı, kendi belediye başkanları hakkındaki yolsuzluk iddialarına ilişkin tek kelime etmedi. CHP’nin ve yerel yönetimlerinin; kendisine-eşine-dostuna güzellik, vatandaşa ise ızdırabı reva gören anlayışı, kamuoyu vicdanında derin yaralar açmaya devam etmektedir!”