Siyanürcü Madenci Nuroldan Haber Var Öncelikle siyanürcü madenci Nurola teşekkür etmek istiyorum. Nurolun sahiplerinin haberi var mı bilmiyorum ama Genel Müdürleri çok iş bitirici. Siyanürcü madenciliğin ne menem bir şey olduğunu bana öğrettiği için söylüyorum bunu. ÇEDleri ÇED değil,  gerekçeleri gerekçe değil. Üstelik korkuyorlarda, araya adamlar koyarak benimle görüşmeye çalışıyorlar, korkacakları birşey de yapmadım aslında ama gerçekler korkutuyor demek ki... Büyük Bürokratı ile Baş başa Yemek Siyanürcü madencilerin yöntemi bu demek ki… Örneğin çevreden sorumlu Vali yardımcısına mı ulaşacaksınız? Arayın sorun, soruşturun nerede yemek yemekten hoşlanır bulun. Orada içkili bir yemek düzenleyin iş tamam! Üstelik tam da siyanürcü madencinin bürokratla ilişkisini anlattığımız hafta.  Hani siyanürcüler demişti ya hokkabazlar var. O misal yani. Hokkabazlığın nasıl olduğunun örneklerini gösteriyorlar. Bu konuları şimdilik bir kenara not edelim. Siyanürcü Nurol, Su Kullanmayacak mısınız? Bugün sizlere siyanürcü madenci Nurolun ÇEDindeki eksikleri yazmaya devam edeceğim. Aslında buna eksiklik demek doğru değil. Bence bu düpedüz halkı ve bürokrasiyi kandırmaya teşebbüs. ÇEDin akış şemasına baktığımda sanki bu madende hiç su kullanılmayacak diye düşünüyorum. Siyanürcü madenci Nurol, siz bu madende su kullanmayacak mısınız? Ne kadar su siyanürleyeceksiniz? Suyu nereden bulacaksınız? Bunun çevre değerlendirmesi nerde? ÇEDİ değerlendiren Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden umudu yitirdim. Anlıyorum ki müdür ikna edilmiş koltuğunda huzurlu oturuyor. Vali Yardımcısı da ikna masalarında ya ikna oldu ya da olmak üzere. Valimiz ile Milletvekillerimize Çağrımdır Milletvekilimiz Sayın İsmail Kaşdemir, yazılarımı takip ediyor. Valimiz Sayın Ahmet Çınarın da bu konulardaki hassasiyetini biliyorum. Şükür milletvekillerimiz de Valimiz de bu işin peşinde. Tarihe not düşmek adına yazıyorum. Siyanürcü madencinin projesi eksik, yanlış, hepimizi kandırmaya yönelik.  Madende ne kadar su kullanılacağı, nereden temin edeceklerini yazmamışlar. Bu kadar önemli bir girdinin yer almaması garip değil mi? Bu ÇEDi tabi ki halktan kaçırırlar, tabi ki gazetecilerin, çevrecilerin içeri alınmasını istemezler. Tabi ki çevreden sorumlu bürokratlara içkili yemek verirler. Bakın, siyanürlü altın madenleri en çok su tüketen madenciliktir. Yani hem ölümcül ve hem de kuraklık yaratan türden. Siyanürcü madenciler saniyede 100 litre su zehirlerler. Yıllık 3 milyar metreküp.  Yani Umurbey barajından 1,5 kat fazla. Bayramdere barajının ise 3 katı fazla. Siyanürcü madenci Nurol, ÇED raporunda, ocak sahasının içinden geçen ve 9 ay akan Kestanelik deresi olduğunu söylüyor. Bu suyu yönlendireceğiz diyorlar. Bölgede taşkın olacak yağışta yok diyorlar. Ayrıca içme suyu barajı olan Bayramdere barajına sadece 2 km uzaklıkta ve bunun su toplama havzasındayız diyorlar. Evet, siyanürcüler suyu nereden bulacaklarını ÇEDe yazmamışlar. Siyanürlü alana bu kadar yakın içme suyu barajı varken size izin veriliyorsa ve ÇEDinizde de su kaynağı yoksa, dereyi de başka yere yönlendirecekseniz,  demek ki Bayramdere barajını size verecekler! Bu konuda Sayın Milletvekilimiz ile Sayın Valimizin çok hassas olacaklarından kuşkum yok. Madencinin kurnazlığına prim vermeyeceklerdir.