Memleket adına siyaset üretenlerin sayısı maalesef bir elin parmaklarını geçmeyecek kadardır. Bunların yarısı da zaten cumhurbaşkanının, başbakanın ve milletvekillerinin söylediklerini, yazdıklarını sosyal medya hesapları üzerinden paylaşanlardır. Yazıyı dikkatlice okuyup, birbirlerine pas ederek, kendisini o elin parmakları olarak görenler ise bu yazının muhataplarıdır…!   Siyaseti, dolduramadıkları küçücük salonlarda butik konferanslardan ve her hafta yaptıkları toplantılardan ibaret olarak görüp, bunu da büyük hizmet olarak sosyal medya hesaplarından dakika dakika paylaşanların, kurum amirleriyle, Ankaradaki büyük abilerle yanak yanağa poz verme çabaları vatandaşın zihninde şimdi daha bir anlam kazanmıştır. Gösterilen bu “çabanın” tek bir amacı vardır; kişisel ilişkileri bir adım daha ileriye götürmek ve o hep istedikleri milletvekilliği, belediye başkanlığı koltuklarını bir yönüyle garantilemek….! Oysa ki yıllardır eleştirdiklerinin yerine “ben daha iyi yapacağım” iddiasıyla getirilenlerin içler acısı hali ortadadır. Bu kimselerin sevilen, sayılan, beğenilen insanları tehdit gibi görmeye başlaması ve tek başına hareket etmesi ise anlaşılabilir bir durumdur… Meziyet ve şahsiyet sahibi olanları değil, alkış tutan elleri, durmadan öven dilleri tercih eden bu kimselerin bu yazımı bir ihtar veya dost tavsiyesi olarak görmelerini rica ediyorum.  Söylediklerimin kısa ama anlaşılabilir olduğunu düşünüyorum…