Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT dünyanın 4.büyük Türkiye'nin ise en büyük turizm fuarı, bu fuarı önemli kılan ise ulusal ve uluslararası düzeyde nitelikli iş birliği fırsatlarının yakalanabildiği en önemli platform olması. Uzun uzun anlatmaya gerek yok bu fuar sektör için çok çok önemli bir fuar. Çanakkale her yıl valilik öncülüğünde bu fuara katılarak şehrin turizmini bir adım daha ileri taşınması için çaba gösterdi.
Ama maalesef bu yıl Çanakkale EMITT fuarında yok! Evet evet yanlış duymadınız Çanakkale böylesi önemli bir fuarda bu sene yer almadı. Hemen akıllara Valilik neden stant almadı sorusu gelecektir, görünen sebep; Kalkınma Ajansı çeşitli sebeplerden dolayı bundan sonra fuarlara destek vermeyeceğini açıkladı. Bu yüzden de Valilik stant almadı. Başta da belirttiğim gibi görünen sebep bu. Valilik isteseydi farklı bir kaynaktan finanse eder o standı alırdı fakat öyle yapmadı. Gördüğüm kadarıyla da doğru olanı yaptı! Neden mi, çünkü Çanakkale Valisi Orhan Tavlı şehre geldiği günden bu yana AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın da büyük desteğiyle şehrin turizminin bir adım daha ileri gitmesi için gece gündüz çalıştı. 2018 yılının Troya yılı ilan edilmesi sürecinde Vali Beyin emeği, katkısı, çabası çok büyüktü. Müzenin açılması ve o bölgenin ihya sürecinin başlamasıyla bölgeyi ziyaret eden turist sayısı 300 binlerden neredeyse iki katına çıktı ve 1 milyon hedeflerin konuşulduğu günlere geldik. Vali bey turizmciler ne istediyse evet dedi, Ankara ile sürekli dirsek temasında oldu ve şehrin turizmi iki yılda adeta 20 yıl ileri gitti. Bu süreç Çanakkale Turizminin gelişmesine ve kendi ayakları üstünde durabilir hale gelmesine vesile oldu. Şehirde bu işten ekmek yiyen herkes kazandı, turizmcilerin gözle görülür şekilde büyüdüklerine şahitlik ettik. Çanakkale Valiliği işte tam da bu yüzden stant almadı! Çünkü her istediğine evet denilen turizm aktörlerinin en azından bir fuar organizasyonunda stant alabilmesi gerektiği düşünüldü… Yani devlet “her şeyi devletten beklemeyin” dedi! Meselenin Valilik ayağı bu şekilde…
Peki hemen her fırsatta turizmden bahseden yerel yönetim bu süreçte ne yaptı? Çok uzağa gitmeye gerek yok daha geçtiğimiz günlerde deve dövüşleri için 255 bin lira para harcayan Çanakkale Belediyesi ne yaptı… Belediye Başkanı Ülgür Gökhan “Bu şehrin turizminden Çanakkale Belediyesi olarak ben sorumluyum ama ilin turizminden ben sorumlu değilim. Çanakkale Belediyesinin bütçesi halka aittir, sadece Çanakkale halkını ilgilendirirse parayı öderiz. Diğer ilçelerin diğer kurumlarla ilgili şeylere ben niye para ödeteyim?” dedi ve konuşmasının sonunda aslında bu işteki motivasyonunu da şu sözlerle bir yönüyle itiraf etti; “Hem Çanakkale Belediyesini dışlayacaksınız hem de tüm Çanakkale'nin giderlerini belediye karşılasın diyeceksiniz, olmaz.” Çok bir şey demeye gerek yok ama şu soruyu sormadan edemeyeceğim; “EMITT fuarı 255 bin lira harcadığınız deve dövüşlerinden daha mı az öneme sahipti de bana ne dediniz?”
Peki bu şehrin turizminin bu günlere gelmesinde çok büyük emeği olan ve adeta şehirde turizm konusunda otorite konumunda olan TURSAB Başkanı Ahmet Çelik, ÇATOD Başkanı Armağan Aydeğer bir şeyler yapamaz mıydı? Mesela yerel yönetim ile Valilik arasında köprü kurup hiç olmazsa TROYA MÜZESİNİN EMİTT fuarında tanıtılmasını sağlayamazlar mıydı? Hadi köprüyü kuramadılar, kurumlarının imkân ve bütçeleriyle en azından TROYA MÜZESİ için bir stant kurulamaz mıydı?
Şimdi son soru; Yarın Çanakkale Valisi bir karar alsa ve dese ki; “ben bundan sonra 2-3 yıl aynı Turizme destek olduğum gibi sadece Tarıma destek olacağım ve Tarımın marka olması için elimden geleni yapacağım.” 2-3 yılın sonunda şehrin tarımı tıpkı turizmde olduğu gibi bir ivme yakalasa ve yine böyle bir fuara katılma durumu olsa acaba tarımcılar nasıl pozisyon alırdı?