Kahramanmaraş merkezli depremler ardından Türkiye tekrar depremin yıkımını hatırladı. Deprem ardından beklenen Marmara depremi ise bölgede yaşayan milyonlarca insanı tedirgin ediyor. Marmara bölgesinde yaşayanlar yaşadıkları kent belde ile hatta evlerinin altından fay geçip geçmediğini kontrol ediyor. Çanakkale ve Marmara faylarının sosyal medyasından paylaşarak değerlendiren Jeolog Prof. Dr. Doğan Perinçek; ‘’Çanakkale ve Marmara alanındaki aktif faylar, Siyah ile gösterilen faylar MTA Aktif Fay haritasından alınmıştır. Çanakkale Boğazı'nda kırmızı ile gösterilen faylar Perinçek ve Gökaşan tarafından tanımlanmıştır. Diğer kırmızı renkle işaretli faylar Perinçek tarafından çalışılmış ve yayınlanmış faylardır. Bölgede çalışmalarım devam etmektedir. Trakya Bölgesinde yeşil ile işaretli faylar ilk defa tarafımdan 1987 yılı öncesi tanımlanmış ve 1987 yılında Türkiye'de 1990 yılında yurt dışında yayınlanmıştır. Bunlar Kuzey Anadolu Fayı'nın atası olarak kabul görmektedir. Haritadaki tüm faylar harita ölçeği nedeniyle sadeleştirilerek çizilmiştir. Ekteki diğer haritalar fayların detayını göstermektedir. Faylar üzerinde olan tarihsel depremler işaretlenmiştir. Bunlardan biride1875 Güzelyalı depremidir. Bu deprem ile ilgili çalışmam ve yayınım 2018 tarihlidir.’’ ifadelerine yer verdi.
“Çan İlçemizin içinden deprem riski yüksek olan bir fay geçiyor”
Diğer bir paylaşımında ise Çan bölgesinde yer alan fay hatları hakkında bilgiler veren Perinçek; ‘’Önceki günlerde belirtiğim gibi Çanakkale'miz için elimden gelen her gayreti karşılık beklemeden gönüllü olarak yerine getireceğim. İlk bilgi vermek istediğim yer Çan. Çan ile kısa ve uzun vade için önerilerim var. Bilindiği gibi Çan İlçemizin içinden deprem riski yüksek olan bir fay geçiyor. Söz konusu fayı yeşil renk ile çizdim. Çan'ın içinden geçen dere yatağı burada bulunan fay boyunca uzanmaktadır. Dere yatağı alüvyon olarak sınıflandırdığımız; dereler tarafından taşınan çakıl, kum, çamur ve kilden oluşmaktadır. Alüvyon halk dilinde yumuşak toprak ya da gevşek toprak olarak bilinmektedir. Deprem sırasında bu tip zemin depremin yıkıcı etkisini artırmaktadır. Bu nedenle mecbur olmadıkça alüvyon zemin üzerinde bina konmamalıdır. Haritada sarı ile sınırlandırılmış ve açık sarı ile taranmış alan alüvyon alanıdır. Çan Belediyesine önerim; bundan sonra sarı alan içine artık bina inşaat yapı izni verilmemesidir. İkinci aşamada bu alanda bulunan binalarda bina taraması yapılmasıdır. Bina taraması sonucuna göre, en dayanaksız binalardan başlamak üzere, yıkılma tehlikesi yüksek binaların, büyük deprem gelmeden yıkılmasıdır. Yıkılma işlemi en zayıf binadan başlamak üzere tüm sarı alanda sürdürülmelidir. Zaman içinde sarı alanda kalan tüm binalar yıkılıp bu alanın yeşil alan haline getirilmesi önerilmektedir. Söz konusu alan sağlam zemin olan alanlardaki tarlalar ile takas edilebilir. Sarı alandaki alan sağlam zemine sahip olan yerlerdeki tarla sahipleri ile konuşularak, onların rızası alınarak takas işi şimdiden organize edilmelidir. Bu çalışma bir ön çalışmadır, önümüzdeki ay ve günlerde daha detaylı bir çalışmayı gönüllü olarak yapmaya talibim. Yıkılan binaların taşına bileceği alanların seçimlerinde de yardımcı olacağım. Bütün bunları yaparken belediye bünyesinde çalışan jeoloji, jeofizik ve inşaat mühendisi ile birlikte çalışacağım. İstenirse Çanakkale ilimiz AFAD ekibi ve ilgili kurulularla da ortak çalışmaya hazırım. Elele verelim tehlike kapımızı çalmadan birlikte çalışıp hemşerilerimiz için güvenli ortamı yaratalım. Çan İlçesinde ikamet eden tüm canlara sevgilerimle. Not; zamanım elverdiği ölçüde Çanakkale merkez ve diğer ilçeler ile ilgili bilgilerimi sunacağım.’’ dedi.