Çanakkale’den “Süt Davası” kampanyası
Süt aldıkları üreticilere bu kampanya çerçevesinde destek veren Bayır Süt Ürünleri ve Teknolojileri Girişim A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Erman Büyükgaga, süt ürünleri markalarını da süt üreticilerine 1 TL ek yem desteği vermeye çağırdı
Süt üreticilerinin zor durumda olduğu ve bu yüzden hayvanlarını kesime göndermek zorunda kaldıkları yönünde birçok bölgeden haber gelmeye devam ediyor. Liste süte biçilen parayı az bulan süt üreticileri bu durumun sürdürülebilir olmadığını her platformda dile getiriyor. Bu sorunun önüne geçmek için Çanakkale’de önemli bir adım atıldı.
Çanakkale Bölgesi’nin büyük süt ürünleri üreticilerinden biri olan Bayır, süt üreticilerini desteklemek amacıyla “Süt Davası” kampanyası başlattı. Bu kapsamda Bayır, Ulusal Süt Konseyi’nin 8.5 TL’lik litre başı çiğ inek sütü fiyatı ve Çanakkale yöresindeki yüzde 8 destekleme primi ile gelinen 9.2 TL tutara ek olarak, satın aldığı litre başına süt için ödeyeceği ek 1 TL ile üreticinin yem ve diğer sabit giderlerine destek olacağını açıkladı.
Süt ve süt ürünlerinin sadece ticari bir ürün değil, stratejik ve milli bir mesele olduğuna dikkat çeken Bayır Süt Ürünleri ve Teknolojileri Girişim A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Erman Büyükgaga, süt ürünleri markalarını, süt üreticilerine 1 TL ek yem desteği vermeye çağırdı. Erman Büyükgaga, “Süt Davası’nın, devlet ve vatandaştan market zincirlerine, yem üreticilerinden, tarım finansmanı kuruluşlarına, süt ürünleri markalarından, besi çiftliklerine tüm süt endüstrisinin ele ele vererek, birbirimize karşı taraf olarak değil, birbirimizin yanında durarak, iyi niyetle, sorumluluk duygusu ve yerli malı haftalarının pozitif enerjisi içerisinde, “gıdamızı ve milli gastronomi değerlerimizi koruma kampanyası” niteliğinde bir toplumsal dayanışmanın adı olmasını istiyoruz” dedi.
"Süt danası stokunu hızla kaybediyoruz"
Bayır Süt’ten kampanyaya ilişkin yapılan açıklamada, "Ülkemiz, bir süredir süt üretiminde fiyat krizi yaşıyor. Dünyada 9'uncu büyük süt üreticisi olan Türkiye’nin tüm süt üreticileri; yem, işgücü, enerji gibi çeşitli girdi maliyetlerindeki artışlar nedeniyle ayakta durmakta zorlandıkları bir dönemden geçiyor. Süt ve süt ürünleri, beslenme zincirimizin en önemli protein ve kalsiyum kaynaklarından biri olarak sadece ticari bir ürün değil, stratejik ve milli bir meseledir. Ancak, sütün tek kaynağı olan süt danaları aylardır gözlerimizin önünde, artık bu faaliyeti devam ettirmenin hiçbir ekonomik katma değeri kalmadığını düşünen süt üreticilerinin ‘zarar kes’ politikası ile kesime gönderiliyor. Bugün gelinen noktada, ülkemizdeki süt danası stoğunu hızlı şekilde kaybetme tehlikesi ile karşı karşıyayız. Süt fiyatı krizinin geldiği bu aşamada; tüm süt ürünleri üreticileri olarak olgun, vizyoner ve topluma karşı sorumlu bir tüccar gibi davranmak zorundayız" denildi.
Yapılan açıklamada; "Bu sorunun çözümünde ne Ulusal Süt Konseyi’ni ne de devletimizi konunun merkezine koymaya, bu sorunu bir politika sorunu noktasına getirmeye ihtiyaç olmadığını da görüyoruz. Çünkü hepimiz aynı gemideyiz. Süt ürünleri üreticileri ve markaları olarak, maliyet ve piyasa fiyatı arasındaki dengesizliği görmeli, sürdürülemez olan bu maliyet avantajını kâr saymamalı, ürün kalitemizin ve üretim sürdürülebilirliğimizin temel taşı olan süt üreticilerini, üretimlerine
kârlı olarak devam etmeleri için acilen desteklemeliyiz" ifadelerine yer verildi.
Bayır Süt Ürünleri ve Teknolojileri Girişim A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Erman Büyükgaga, sütün en çok Çanakkale, Konya, Balıkesir, Aydın gibi illerde üretiliyor olmasına karşın en çok tüketildiği illerin İstanbul, Ankara ve İzmir olduğunu hatırlatarak, "Süt davası, en az Çanakkale ve Balıkesir insanı kadar, bu üç büyük ilde yaşayan vatandaşların da davası olmalıdır. Girdi maliyetlerinin süt üreticileri üzerindeki baskısı hafifleyene dek tüm sektör oyuncularını bu girdi desteği modelimize katılmaya, tüm kamuoyunu da kampanyamıza destek vermeye davet ediyoruz"
‘’Süt Davası farkındalık iletişimine destek olmaya çağırıyoruz’’
Büyükgaga, "Süt Davası" eylem planını için atacakları adımları 3 başlıkta özetleyerek; 1. Bayır olarak bugünden itibaren, bu zor dönemi aşana kadar tüm süt tedarikçilerimize, maliyetlerinde yüzde 50 ila yüzde 70 oranla en büyük girdi kalemi olan yem konusunda destek vereceğiz. Süt Konseyi’nin açıkladığı 8.5 TL’lik iyileştirilmiş litre fiyatı ve Çanakkale yöresindeki yüzde 8 destekleme primi ile gelinen 9.2 TL tutara ek olarak, satın aldığımız her bir litre başına ek 1 TL tutarla, üreticilerimizin yem ve diğer sabit giderlerine destek olacağız. 2. Bu adil fiyat ödemesinin üçte ikisini, Bayır olarak biz üsteneceğiz. Üçte birlik kısmını fiyatlara yansıtarak sağlıklı ve lezzetli süt ürünleri yemek isteyen vatandaşlarımızı da bu çabamıza paydaş kılacağız. Süt Davası eylem planı dahilinde Bayır’ın 1 TL tutarında desteğinin, bugün itibarı ile 1 kg taze yoğurt maliyetine etkisi 1.3 TL olacaktır. Bunun 0.45 TL’sini ürün fiyatına yansıtacak, 0.85 TL’sini ise biz üstleneceğiz. Çünkü bugün 1 kilo yoğurda 0.45 TL, bir kilo peynire 1.5 TL daha ödemezsek; yarın tağşişli süt ve süt ürünleri tüketme, kesime gönderilen süt danaları nedeniyle raflarda süt ürünleri bulamama riskini almış olacağız. Tüketicilerimizin de katkısıyla bu risk bertaraf edilmiş olacaktır. 3. Yemek, gıda, gastronomi, tarım ve ekonomi alanında etkili olan fikir önderlerini, sosyal medya fenomenlerini ve yazarlarını, Süt Davası farkındalık iletişimine destek olmaya çağırıyoruz. #sütdavası etiketi ile tüm tüketicilere, süt üreticilerinin desteklenmediği durumda ülke ekonomisinin, istihdamın, halk sağlığının, besin zinciri devamlılığının yara alacağı ve ülkece karşılaşacağımız sonuçların ciddiyeti konusunda bilgilendirme çabamıza katılmaya davet ediyoruz.